Uyy!..Karadeniz..

Evet..Başlıktan da anlayacağınız üzre, bir haftadır Karadeniz yaylalarında taban tepiyordum. Döner dönmez, sıcağı sıcağına, hala bu büyülü coğrafyanın etkisi üzerimdeyken yazmak istedim. (Aşağıdaki resimlerin üzerine tıklayın.)


Bu bir haftalık gezide, bir kaç gün, saatlerce (beş saat civarında),  yürüdüm. İstanbul'da ayaklarım acıyor diye her yere arabayla giden ben, (sağ ayağım su toplamasına rağmen) yaylalarda kayaların üzerinde keçi gibi sekerekten yürürken "her şey gerçekten istemeye ne kadar bağlı" diye düşünüyordum. Bazı günler altı saate kadar varan yürüyüşler de oldu. Gık'ım çıkmadı.

Yaylaların güzelliğine, çağıldayan ırmaklara, yalçın kayalıklara, dağlara, derelerden içilen buz gibi sulara hayran kaldım. Hani derler ya "ömrüm uzadı".

Bir yandan da, enerji santrali yapmak için doğaya amansızca saldıran çirkin el'i gördüm, ona da "içim sızladı". Tarifsiz güzellikleri dozerlerle kesip biçen zihniyetin, bence kanserden farkı yok. Memleketimize musallat olan kanser...

Gezi esnasında geçtiğimiz Trabzon, Rize şehirleri ve bu rotadaki onlarca ilçedeki çirkin yapılaşma da, turdaki herkesi üzdü. Çevrenin güzelliğine yakışmayan bir mimari tarz hüküm sürüyor.

Turumuz aslında, hafifletilmiş bir doğada yürüyüş turuydu. Sık sık 4x4 Unimog kamyonların kasasında, hoplayıp zıplayaraktan seyahat ettik. Yürüyüşler, günlük 1-4 saat arasıydı  fakat, gidilen mesafeler bizi kesmeyince, rehberimizin de cevvaliği ile, 5-6 saate kadar uzadı.  Ciddi rampalar tırmandık, kayalara tırmandık, derelerin içinden geçtik. Bazılarımız, dere tepe yürümek yerine, oturup köylülerle sohbet etmeyi tercih etti. Ben bütün yürüyüşlere katıldım ve hiç şikayet etmeden saatlerce yürüdüm. Ömrü hayatımda, hiç bu kadar yokuş tırmandığımı hatırlamıyorum. Bazı arkadaşlarımızın botları parçalandı. 

Aşağıda : Yürüyoruz. En düzgün yollardan biri. En arkadaki benim oğlum.


Biz oradayken, Hacettepe üniversitesi dağcılık klübü üyeleri de oradaydı fakat elim bir kaza oldu. 27 yaşında bir genç, şelaleden su almak isterken, kayaların sırtına ve başına yuvarlanması suretiyle öldü. Biz bir akşam dağa giden ambulansları gördük. Ertesi gün biz de aynı yere, saatlerce yürüyerek tırmandık , dağcı grubu hala ordaydı ve moralleri çok bozuktu. Arazi çok yüksek olduğu için bulutlar içinde kalıyor, helikopter inememiş. Cenazeyi sırtlayıp saatlerce yürüyerek indirmişler.  Gencin eşyalarını (sırt çantalarını..vb) bir yerde toplamışlardı. Yaralılar da vardı. Bu bana hayatın ne kadar kırılgan ve geçici olduğunu bir kez daha hatırlattı.

Aşağıda, soluk kesici güzellikteki Pokut yaylasında çektiğimiz resimleri göreceksiniz. Kaldığımız dağ evinin penceresinden görülen manzaraya bakın hele..(Resimlerin üzerine tıklayın..)






2000 metrenin üzerindeki bu yaylada, bulutlar (yerliler duman diyor) yavaş yavaş geldi ve bir bulut denizinin ortasında (üstünde) kaldık. Tarifi imkansız bir güzellik. Aşağıda bulutların adım adım gelişi görülüyor. Akşam saatleri olduğu için, artık güneş yok.





Gezi esnasında, ara sıra internete bağlanabildim ve blog'a gelen acılı mesajları gördüm. Hemen hepsi myeloma ile yeni tanışanlardan gelmiş. Kendilerinden ya da yakınlarından. Arkadaşlar, bakın, ben de 2007 senesini ölmemeye çalışarak geçiriyordum. Şimdi tırmandığım yerlere bakın ve toparlanın bakalım. Ağlayıp sızlama, kendini salma, kadere lanet okuma zamanı değil. Silkinip kalkma zamanı. Çok yakında bu işi çözecekler, buna inanıyorum. O gün gelene kadar da "sıkı basın ayağınızı". 

İyileşmek mi istiyorsunuz, anladığım kadarıyla işin sihri şurada : Hayatınızı değiştireceksiniz. Kafanızı değiştireceksiniz. Bambaşka bir hayatın mümkün olduğunu göreceksiniz. Belki de hayatta ilk defa, başınızı kaldırıp "ne için dünyaya gelmiştim, neyi unuttum, neyi ıskaladım?" diye düşüneceksiniz. İşte bize hatırlatıldı. Ne mutlu ki, henüz ölmeden. Ve zamanımız var. Ve bunun farkındayız. Bir çok insan, hayatın ne kadar kıymetli ve kırılgan olduğunun farkında değil, oysa biz artık biliyoruz. Yaşama-ölme şansımız ise, emin olun, herkes kadar. İşte bakın dağcı çocuk, iki gün önce vardı bu gün yok. 

İçinizde kalan ne varsa yapın, yapmalısınız. Ancak böyle iyileşebilirsiniz, ağlayıp zırlayarak, hap yutarak değil. O zaman "bir şeyler yapmak için" ek süre istediğinizi anlayacaklar ve size süre verilecektir. Emin olun.  Fakat hem kendinizi, hem çevrenizi "zehirlemeye" devam ederseniz, edecekseniz i-yi-leş-me-ye-cek-si-niz.

Ölüm hepimiz için gelecek. Ha bir gün önce, ha bir gün sonra. Son günlerinde tanıştığım, myeloma'dan ölen bir dost "Artık hazırım Ümit'ciğim" demişti. İki gün sonra da öldü. Nakilden sonra beş yıl myeloma ona ilişmemişti, ölümü gülümseyerek karşıladı. Ben ruhun ölümsüzlüğüne, dünyanın geçiciliğine inanıyorum. Evrendeki her şey ilahi bir düzen içinde işliyor. Hiç bir şey rasgele ya da kötücül değil. Bunu biliyor olduktan sonra neden korkacağım? Elimden geleni yaparım, sonrası takdir-i ilahi.

Karadeniz yaylalarının ilahi güzelliğini seyrederken, bunları bir kez daha düşündüm ve yazmak istedim. Tüm myeloma hastalarını ve onlarla uğraşan yakınlarını yanaklarından öpüyorum. Acılar, insanları olgunlaştırır ve yakınlaştırır. Sağlıcakla kalın.

Yorumlar

  1. Merhabalar,

    Şu anda 27 yaşındayım ve 9 yaşımdan bir sene önceye kadar bir hasta çocuğu olarak Multiple Myeloma ile iç içe geçirdim hayatımı.

    Blogunuzu okudukça hayata tutunmanızı ve pes etmeyeceğinizi gördükçe babamı görür gibi oldum sizde. Bir taraftan bu zorlu mücadeleye yakınlarınızla birlikte baş koyarken bir taraftan da diğer hastalar ve yakınlarına güç vermeye, onları bilgilendirmeye çalışmanız... Gerçekten çok kutsal birşey yapıyorsunuz.

    Eğer uygun görür ve nergiss.oner@gmail.com'a adres bilgilerinizi gönderabilirseniz size bir kitap göndermek isterim: "Bir Ömür Dört Yaşam". Yazarı babam, Muammer Öner, kendisi Akademisyendi ve hastalık sürecini biraz da bilimsel tarafıyla ele alaraktan kendisi gibi MM'la mücadele edenlere ve hasta yakınlarına yol göstermek ve umutlarını kaybetmemelerine yardımcı olmak için kaleme almıştı.

    Hayata tutunmaktan sakın vazgeçmeyin. Bu dünyanın sizin gibilere çok ama çok ihtiyacı var.

    Size ve yakınlarınıza acil şifalar dileklerimle.

    Nergis Öner

    YanıtlaSil
  2. Ümit Bey siz gerçekten müthiş birşey yapıyorsunuz.Pozitifliğinizle,verdiğiniz bilgilerle (doktorların bile bir türlü veremediği kendilerine sakladıkları bilgilerle)herkese çok yardımcı oluyorsunuz.Babam şuan 2.velcade kürünü tamamlamak üzere,tabiki kortizondan dolayı şişkinlikleri var,geçen gün kısa süreliğine hafızasını kaybetti,heran başka bir şokla hastalık seyrediyor.Bunların ilacın yazn etkileri olduğu söyleniyor.Genel durumuda iyi şuan ancak internette araştırmalar yaptığımda çok ümitsizliğe kapılıyorum(Babam bile benden pozitif,sanırım ben bir evlat olarak elimden birşey gelmediği için,onu iyileştiremediğim için)
    Herneyse yinede ona hep pozitif olumlu davranıyoruz,umarım herşey dahada güzel olacak..
    Bu arada Nergis Öner e de teşekkür etmek istedim,az önce internetten kitabın siparişini verdim,en kısa zamanda okuyacağım.Kendisinede başsağlığı ve sabır diliyorum.
    Herkese acil şifalar mutlu sağlıklı günler diliyorum
    (Ben yine babamın okumasından endişe ettiğim için onu üzmemek adına ismimi yazamayan S..)

    YanıtlaSil
  3. Yakında Nergis hanımın izni ile, "Bir Ömür Dört Yaşam" kitabının bir özetini yayınlayacağım.

    YanıtlaSil
  4. ÜMİT BEYCİM...MERHABA....UZUN ZAMAN GİRMEDİM BLOGA....BU GÜN GİRİPTE BİR ÇOK ÜZÜCÜ...SEVİMSİZ YAZININ ÜSTÜNE BU RESİMLER İLAÇ GİBİ GELDİ...ÖNCELİKLE ALLAH İÇİNİZE SİNDİRSİN...İNŞALLAH TEKRARINI DA NASİP ETSİNNN !...:)
    İNSAN BU GÜZEL...YEŞİLİN VE MAVİNİN VE DOĞADAKİ BÜTÜN RENKLERİN EN GÜZELLERİNİN YAŞANDIĞI BU GÜZEL YERLERDE HAYAT BULURRRRR....İNANINNNNN BÜTÜN KALBİMLE SÖYLÜYORUM Kİİİİ.....BU GÜZELLİKLERİ İÇİNE SİNDİRİP KENDİNİ SADECE O GÜZELLİKLERE KAPTIRIP...ORADA ANI YAŞAYAN HERKES ÜZERİNDE NE VARSA NEGATİF VE KÖTÜ....HASTALIK OLSUN...PSİKOLOJİK SORUNLAR OLSUN....KENDİNİ BU GÜZELLİĞE KAPTIRIP GİDEN KİŞİ ORADA EBEDİ SAĞLIĞI BULABİLİR.....İÇİMİZDE HASTALIĞI YARATAN BEYNİMİZDEKİ O KÖTÜ NEGATİF DÜŞÜNCELER...BÜTÜN HASTALIKLARIN NEDENİ TEKKK....KÖTÜ DÜŞÜNCE....DOĞAYI...İNSANLARI...KADERİNİ....KADERİN AKIŞINI DEĞİŞTİRME ÇABASI İNSANLARI HASTA EDİYOR !!! MİYELOMUN DÜŞMANI DA ONU YENMENİN BİRİNCİ YOLU DA HEP GÜZEL HAYALLER KURUP....GÜZEL UMUTLAR PEŞİNDE KOŞMAKKK....AKLINA KÖTÜ DÜŞÜNCE GELDİĞİ ANDA HEMEN BU DÜŞÜNCEYİ KAFADAN ATIP YENİ GÜZEL BİR ŞEY DÜŞÜNMEK...BOL BOL GEZMEKKKK....SEVGİYİ YAŞAMAKKK....ALLAHIN YARATTIĞI HERŞEYİ SEVMEKKK !!!İYİLEŞECEĞİM DEĞİL....İYİYİMMM...İYİYİMMMM...DEMEK HEP ŞÜKÜRLER OLSUN ALLAHIM DEMEK....
    BELKİ KARADENİZ YAYLALARINA GİDEMESEKTE İMKANLARIMIZIN EL VERDİĞİ ÖLÇÜDE BİR SİMİT ALIP....BİR BARDAK AYRANLA....BİR GÜNEŞİN DOĞUŞUNDAN....BİR GÜNEŞİN BATIŞINDAN MUTLU OLUP....VEYA SABAH UYANDIĞIMIZDA BİR KUŞUN CIVILTISINI DUYUNCA GÜLÜP MUTLU OLMAK....ÇOK ŞÜKÜR ALLAHIM BU GÜZELLİKLERİ GÖRÜYORUM...DUYUYORUM.... DİYİNCE YARADAN ZATEN HEP YANIMIZDA OLUYOR.....HAYAT GÜZELLL...YAŞAMAK GÜZEL....DAHA DA KÖTÜ HASTALIKLAR VAR....ÇOK ŞÜKÜR Kİ MİYOLOMUZ....DAHA ÇOK KÖTÜ LER VAR HASTANELERDE ....BİZ BUNLARI YAPALIM ALLAH BUNU İSTİYOR...KADERİMİZİ KABULLENİP....BOYUN EĞMEMİZİ...HEP ŞÜKRETMEMİZİ...ÇÜNKÜ YÜCE RABBİMİZ NE VERİRSE İYİSİNİ VERİYOR BİZİM İÇİN....BU BİRAZ BAZILARINA EDEBİYAT YAPIYOR....LAF SALATASI YAPIYOR GİBİ GELEBİLİR AMA YAZDIKLARIMI YÜREKTEN HİSSEDİYORUM.
    BU KADAR SÖZÜN ÜSTÜNE ŞUNU SÖYLİYEYİM YENİ ÇIKTIM HASTANEDEN İLİK NAKLİNDEN BİR KAÇ KEZ KAÇMIŞTIM AMA SONUNDA YAPTIRDIM...EGE ÜNİVERSİTESİNDE....ÇOK GÜZEL İLGİLENDİLER....ŞANSIMA ÖZEL AMA DEVLETİN PARASINI ÖDEDİĞİ BİR ODA DÜŞTÜ....ÇOK GÜZELDİ....HEMŞİRESİNDEN....DOKTORUNDAN....HEPSİ ÇOK DENEYİMLİ VE ALANLARINDA SÜPERLERDİ...ÇOK MEMNUN KALDIM....DAHA EVE 1 HAFTA OLDU GELELİ....ÜÇ HAFTA SÜRDÜ.....BİRAZ ZOR OLSA DA DAYANILMAZ DEĞİL....KİMSE KORKMASIN....SABIRLA...GÜN GÜN İYİLEŞME SÜRECİ GELİYOR....ZATEN MİYOLAM SABIR İSTEYEN BİR HASTALIK....LÜTFEN İNSANLARA DA SESLENİYORUM....BEŞ YIL YAŞANIRMIŞ FALAN DEMESİN KİMSE.....O BELKİ ESKİDENMİŞ...ŞU AN HİÇ ÖYLE DEĞİL.....ZATEN ALLAHIN VERDİĞİ ÖMÜR BELLİ OLMUYOR....BAKIN DAĞCI ÇOCUK GEPEGENÇ VE HAYAT DOLUYKEN BİR ANDA ÖLÜM GELDİ...ALLAH SEVENLERİNE SABIR VERSİN....KİMİN BEŞ YIL KİMİN ON YIL YAŞAYACAĞI HİÇ BELLİ DEĞİL....
    HERKESE BOL POZİTİF DÜŞÜNCELERRRR....SAĞLIKLAR...ŞİFALAR.....SEVGİLERRRR...elifinci1@superposta.com

    YanıtlaSil

Bu blogdaki popüler yayınlar

Lenalidomid (revlimid)

Forum - 1

1-Multiple myeloma (myelom) ile tanışma