Multiple Myeloma'da Klinik Gelişmeler

Multiple Myeloma'da Klinik Gelişmeler




Merhabalar,

Bu başlık altında siz myelom hastalarına ve yakınlarına son klinik çalışmalar ve yeni geliştirilen tedavi yöntemleri hakkında bilgiler vermeye çalışacağım. Mesleğim genetik uzmanlığı olup elimden geldiğince sorularınızıda yanıtlamaya çalışacağım. Herzaman rahatça zaman bulamayacağımdan dolayı geç kalan yazılar ve cevaplardan dolayı herkesten anlayış bekliyorum. Pes etmek baştan kaybetmektir, herkese sağlıklı ve mutlu günler.

Serdar ERDOĞAN



DOKSORUBİSİN


Doksorubisin  diğer adı ile Adriamycin, ayrıca hydroxydaunorubicinolarak da bilinir  ve kanser tedavisinde kullanılan bir ilaçtır. doğal bir ürün olan daunomycin ile  yakından ilgili bir antrasiklin antibiyotiktir ve tüm antrasiklin gibi,en ciddi yan etkisiyaşamı tehdit eden kalp hasarı olmak üzere, DNA zincirinin arasına çapraz bağlar kurarak çalışır. Genellikle, hematolojik maliniteler, kanser, çok çeşitli, yumuşak doku sarkomları da dahil olmak üzere, geniş bir alanda tedavi için kullanılır.

Ilaç hidroklorid tuzu olarak, intravenöz olarak uygulanır. Bu marka adları Adriamycin PFS, Adriamycin RDF veya Rubexolarak satılıyor olabilir. Doksorubisinışığa duyarlıdır bu yüzden aliminyum kaplı kaplar içersinde saklanır. Doksorubisin Doxil, Caelyx veMyocet gibi lipozomkapsüllü formları mevcuttur.

Doksorubisin genellikle bazı lösemi ve Hodgkin lenfoma vede mesane kanserini tedavi etmek için kullanılır ayrıca meme, mide, akciğer, yumurtalık, tiroid, yumuşak doku sarkoması, MMde kullanılmaktadır. Yaygın olarak kullanılan doksorubisin içeren rejimler;AC (Adriamycin, siklofosfamid), TAC (Taxotere, CA), ABVD (Adriamycin, bleomisin, vinblastin, dakarbazin), BEACOPP, CHOP (siklofosfamid, adriamisin, vinkristin, prednizon) ve FAC (5-fluorourasil, Adriamycin, siklofosfamid) dir.

Doxil hastalığın ilerleme veya platin-bazlı kemoterapi sonrası nüks olan yumurtalıkkanserinin tedavisi için ya da AİDS ile ilgili Kaposi sarkomunun tedavisi için öncelikle kullanılmaktadır.
Doksorubisin en tehlikeli yan etkisikalp hasarıdır. Doksorubisin kümülatif doz 550 mg /m² da ve üstünde, CHF, dilate kardiyomiyopati ve ölüm gibi kardiyak yan etkiler gelişebilmektedir. Doksorubisin kardiyotoksisitesi, mitokondriyal oksidatif fosforilasyondadoza bağımlı bir azalma ile karakterizedir. Demir ile doksorubisin etkileşimi tarafından oluşturulan reaktif oksijen türleri, daha sonra Miyofibriller kaybı ve sitoplazmik vakuolizasyonile miyositlere (kalp hücreleri) zarar verebilir.

Doksorubisin Akut yan etkiler kalp aritmileri, bulantı ve kusmadır. Aynı zamanda,nötropeni (beyaz kan hücrelerinde azalma), hem de tam alopesi (saç dökülmesi) neden olabilir.Daha hafif yan etkisi ise dozdan 48 saat kadarsonra parlak kırmızı idrar renginin görülmesidir.
Ayrıca, bazı hastalarda elin avuç içi veyaayak tabanı üzerinde deri döküntüleri ile karakterize KKD, şişme, ağrı ve kızarıklık gelişebilir.
Doksorubisin makromolekülerbiyosentezini inhibe ederek DNA ile etkileşime girer. Bu, transkripsiyon içinDNA supercoils gevşetir topoizomeraz II enzimiminin ilerlemesini inhibe eder. Replikasyon için DNA zinciri kırılır sonra Doksorubisin,topoizomeraz II kompleksi stabilize olur, tekrar kapatılamayan DNA çift sarmalı kopyalanamaz ve DNA çoğaltmaişlemi durdurulur böylece kanser hücresi çoğalamaz.

Yorumlar

  1. Serdar Bey,öncelikle verdiğiniz bilgiler için teşekkür ederiz.Benim hem babamda hem de amcamda mm hastalığı var.İki kardeş arasında yapılan hla testi sonucu %50 uyumlu çıktılar.benim de bu hastalığa yakalanma oranım diğer kişilere göre daha fazla olabilirmi?Yaşım 50

    YanıtlaSil
  2. Tam olarak açıklanamasada yapılan çalışmalar ışığında değerlendirildiğinde sizin riskiniz normal bir bireye göre 4 ila 5 kat fazla bunu kesin çıkacak anlamına getirmeyin fakat sık sık kontrollere gidin hatta rutinleştirin 6 ayda bir mesela

    Serdar ERDOĞAN

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Serdar Bey cevabınız için teşekkür ederim.Tam kan ve sedimantasyon testleri haricinde yaptırmam gerekli başka testler olabilir mi?

      Şafak Çakman

      Sil
  3. Serdar beycim....Öncelikle sitemize hoşgeldiniz diyor sizin aramıza katılmanızdan dolayı memnuniyetimi belirtiyor ve herkesi selamlıyorummmm....Şunu sormak istiyorummm...MM un genetik geçişli bir hastalık olup olmadığını...ve bir yerde okumuştum...uzun süreli enfeksiyon hastalığı geçirenlerde görüldüğü bunlarla ilgili bilgi verebilir misiniz ???...Ben 2006 yılında hafif bir ateşlenme bakteriyel bir enfeksiyon geçiriyordum....İzmir o gün 42 derece sıcaktı ve sıcakta 2-3 saat güneşte kaldım...sonra misafirlikte klimanın karşısında ve çok yakınında 4-5 saat oturdum....Sonra eve gelince ateşlendim diye eşim bilinçsizce bana 4 saat ara ile bir aspirin bir parasetamol vermeye başaldı ve 4 gün boyunca 24 tane falan ilaç yükledi....benim hafif ateşim çok daha kötü oldu ve hayatımda hiç hastalanmadığım kadar ateşlenip kötü oldum...meğerse verilen ilaçlar bir karaciğer zehirlenmesi yapmış karaciğer nekrozu olmaya başlamış...yani eşiğine gelmişim....Gitttiğim doktor karaciğer nakline gidiyorsun dedi...doktorların bilgisizce ve ilgisizliği sonucu bana müdahale etmemeleri sonucunda günlerce doktor doktor gezerken 1 ay geçti ve benim bu dönemde bağışıklık sistemim çöktüğü için basit bir bakteri bu dönemde kalp kapakcığıma giderek orada üredi ve ( kalp kapakçığımda hafif bir üfürüm 1-2 arası vardı ) bir endokardit geçirdim ve bana sayısız miktarda 1000 tane belki çok daha fazla 2000 penisilin falan aşağı yukarı da 100- 200 serum yaptılar....Bunlar 2006 da yaşandı ve hastaneden çıktım ama kanımda hematolojik monosit gibi bir iki tahlilim biraz değişme gösterdi....Ayda bir depo penisilin olmaya başladımmm....2 yıl belki daha fazla depo penisilin oldummm...Ve 2007 de de bende ara ara bedenimdeki kalçamdaki sırtımdaki belimdeki kemiklerde arada sırada ama çok şiddetli ağrılar olmaya başladı ben sürekli fizik tedavi ortopedi doktorlarına gitmeye başladımmmm....Ama hiç bir şey çıkmıyordu...sadece belde omurgada osteopeni çıkmaya başladı....oysa 2006 o zehirlenme ardından endokardit geçirmeden önce tüm kemik densitometrelerim normaldi....işte size bunu sormak istiyorum lütfen o dönemde ben ne yaşadım ne oldu....eşimin verdiği ilaçlar ve beni zehirlemesi ve karaciğerimin bir süre devre dışı kalıp iflasa gitmesi buna bağlı bağışıklık sistemim çöküncede endokardit olmam ve sonra onca ilaç ve ardından da ağrılarımın başlaması.....2007-2009 arası ağrılarım gün gün her gün artarak sürdü ve sonunda vücudumda kırılmayan kemik kalmadı desem yeridir....4 omurgam kırıldı 14 cm boyum kısaldı bedenimdeki tüm kaburgalarım da kırıldı....tüm kemiklerim kırılıncaya kadar doktorlar hiç anlayamadı...Çünkü tüm tahlillerim normal çıkıyordu.....2009 da en sonunda MM teşhisi kondu.....tedavilerim başladı....Size çok rica ediyorum bu durumu bir analiz ederek benim durumuma bir açıklık getirebilir misiniz ???neler yaşadım neden bunlar gelişti....çünkü o güne kadar yani karaciğer zehirlenmesi ve ardından endokardit olayına kadar grip bile olmayan çok çok sağlıklı bir kişiydimmmm....Lütfen tüm bilgilerinizi kafanızda bir analiz ve sentez yaparak bunlar neden gelişti belirtebilir misinizzzz ????.....Burada biri ile tanıştımMM hastası ve o da karaciğer zehirlenmesi geçirdikten sonra kısa süre sonra MM olmuşşş...Sizden gelecek cevabı bekliyor selamlarımı sunuyorummmmm....Başarılar diliyorummmmm.....HERKESE ACİL ŞİFALAR VE BOL POZİTİF DÜŞÜNCELERRR....elifinci1@superposta.com

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Selamlar,söylediklerinizde haklılık payı var sanki Elif hanım.Neden derseniz geriye doğru bakıp biraz düşününce ben de MM çıkmadan bir yıl kadar önce karaciğer enfeksiyonu(hepatit E)geçirmiştim.Çok berbat bir şeydi.Arkasından bir yıl sonra femur başı kırığı ile mm çıkmıştı.Protez ameliyatında hastane enf.kapınca sekiz ay enfeksiyon tedavisi görmüştüm.Üç yıl sonra mm tekrarlayınca bu kez kaburgalarda kırıklar oluşmuştu.Nedendir bilmem benim belden alınan ilik biyopsilerinde hastalık çıkmıyordu ancak tutulum olan bölgeden alınan biyopside kesin teşhis kondu.Teşhisten sonra KEMO arkasından kök hücre nakli derken bugünlere geldik.Tüm bu süreçte emekli hemşire olan eşim hep yanımda oldu ve bana sürekli umut verdi.Bana düşen ise doktorumun söylediklerini eşimin çabasıyla harfiyen yerine getirmek oldu.Her hastalık zordur fakat mm nın zorluğu teşhisinin zor olması galiba.Herkese sağlıklı günler,tüm hastalara acil şifalar.Mehmet Fuat ÖZGAN

      Sil
    2. merhabalar. elif hanım eşimin hastalığıda iş yerinde yaşadığı gıda zehirlenmesi sonucunda başladı.zehirlenmenin ardındanki ihmaller sonrası 12 kilo birden verdi. eşimin acı eşigi yüksektir iş yerindeki işler aksamasın diye şirket doktorunun verdigi bilinmeyen ilaçlarla atlatmaya çalışmış. çalışmış diyorum...çünkü eşim dış merkezde çalışıyordu. olayın farkına vardıgımda çok geçti.ertesi gün uçakla yollamalarını sagladım. hava alanından hemen acil giriş yaptık hastahaneye. hematoloji uzmanı olan doktorumuz daha ilk gördügünde multipil miyelom olabileceginden şüphelendi.ve haklı çıktı

      Sil
    3. Serdar bey öncelikle sorumuzu cevapladığınız için çok teşekkürlerrr....Benim o karaciğer zehirlenmesi ile MM teşhisi arasında 3 yıl vardı zaten....Bu da bir hastalığın oluşumu için yeterli bir süre herhalde ?!!!....bilemiyorum artık bu durum mu hastalığı tetikledi yoksa hastalık mı o durumu tetikledi ?????Ben bir yerlerde okumuştum...uzun süreli enfeksiyon hastalığı geçirenlerde MM görülebiliyormuşşş....Ve ben de enfeksiyon hastalıklarının en kötüsü endokarditi geçirdim....Ama bu duruma da Karaciğerimin devredışı kalıp nekroza kadar sınıra gelmesi sebeb oldu !!!! Ve gördüğüm kadarı ile Karaciğerin hasar görmesi veya zehirlenme gibi durumlar da bu hastalığı tetikliyor ya da hastalık mı acaba karaciğeri o hale getiriyor ???... Tabii tıp bilimi de daha buna çok büyük açıklık getirmiş değil....Ama çok şanslıyız ki yine de hastalığın şifresini çözmeye başladılar....NE DİYEYİMMM İNŞALLAH EN KISA ZAMANDA TAM REMİSYON SAĞLAYACAK TEDAVİ DE BULUNURR....herkese acil şifalarrrrrrrrr....
      elifinci1@superposta.com

      Sil
  4. Herkesin sorularına şöyle bir cevap verebilirim diye düşünüyorum; MM in neden olduğu kesin olarak bilinmemekte fakat en kuvvetli ihtimaller solvent ve kimyasallara maruz kalanlar vede radyasyonai maruz kalma bunlar çalışılanlar ve ıspatlananlar. Kimi çalışmalarda da genetik olarak ailesel geçişli olabileceği görülmekte. Bilmenizi isterimki sizde eğer okursanız hastalığa yakalanan kişilerin tamamı aynı yada benzer durumlar ile başvurmuşlar bunlar hastalığın artık tam olarak kendini göstermeye başlamadan hemen önceki fazıdır.Ateş titreme gribal enfeksiyon benzeri durumlar kemik ağrıları iştahsızlık gibi. Bu hastalık öyle hemen oluşmaz bizim yıllardır farkedemediğimiz fakat bünyemizde yavaş yavaş ilerleyen ve sonra akut olarak kendini gösteren bir hastalıktır.Sigara ve alkol tüketimi riski artırır.Unutlmamalıdır ki hiçbir kanser öyle hemen oluşan bir durum değildir bir tümörün oluşmasının temelleri 5 sene öncesine dayanabilmektedir. Anlattığınız durumların ortaya çıkmasının nedeni hastalık nedeni ile immün sistemin zayıflaması sonrası gelişen komplikasyonlardır.

    Serdar ERDOĞAN

    YanıtlaSil
  5. Değerli MM savaşçıları,
    Ben de 2010 ocak ayından beri MM ile savaşıyorum. 2011 haziran da ise otolog nakil oldum. Rutin kontrollerim devam ediyor. Daha evvel ZERDEÇAL ın bu vb hastalıklara iyi geldiğini duymuştum ve yaklaşık 8-9 aydır da düzenli olarak kullanıyorum. 3 ay önce yapılan tetkiklerde Kappa değeri:48 iken, yeni yaptırdığım tetkikte bu değer; 35 çıktı. Zerdeçalın bir etkisi varmı bilmiyorum. Sadece bilgi vermek istedim. Şifa şüphesiz ki; ALLAHTANDIR.
    Sağlıcakla...
    Erdal YILDIRIM

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Erdal bey zerdacali nasil ve nekdar kullaniyorsunuz?

      Sil
    2. Sevgili MM hastaları ve yakınları,
      17 Mayıs 2013 tarihinde,Ankara'da, hepimizin yakinen bildiği Uluslarararı Miyolama Vakfının (International Myeloma Foundation) Hasta ve hasta ailelerine yönelik eğitim toplantısı ve arkasından uzmanlar için bir toplantı düzenleniyor.
      Crown plaza otelinde yapılacak etkinlik: hastalar için 14:00-17:00 saatleri arası,
      uzmanlar için ise 18:00-20:00 saatleri arasında Anadolu Güneşi salonunda gerçekleştirilecektir. Katılım ücretsizdir.
      bilgilerinize sunmak istedim.
      Sevgilerimle,
      Müjgan Karaca

      Sil
  6. Merhabalar oncelikle Allahim herkese acil sifa versin diyorum. Anneme 1ay once MM teshisi kndu ve ilk asamada oldugu soylndi. Dr. u smdilik sadece bi igne verdi aylik yapiliyor ve aylik kontroller seklinde devam edecegini soyledi.Annem durumunu bilmiyor ama hissediyor samsndayiz Ankaraya firmer istiyor tedaviye sizce faydasi olur mu ya da onerebileceginiz hastane dr varmi smdiden tskler

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bence Ankara'da daha iyi tedavi alısınız. Ankara'daki hastaneleri iyi bilmiyorum. Eskiden Hacettepe bir numaraydı.

      Sil
    2. Ben Cebeci Ankara Tıp Fakültesi Hematoloji kliniğini önereceğim. Hacettepe ile kıyaslanırsa ilik nakli konusunda tecrübeleri daha fazla. Eşim tüm tedavilerini bugüne dek orada aldı. Öğretim üyesi kadrosu da çok iyidir.
      Dr.Zülal Kutluay

      Sil
    3. ilkoncelikle gecmis olsun, birinci asamada hastaligin belirlenmesi cok iyi olmus cunku bu hastalik maalesef gec teshis edilen bir hastalik:( ankarada dr. Meral Beksac , ya da Dr Ali ugur( ozel hastane ) ikisi de iyi doktorlar bence.

      Sil

Bu blogdaki popüler yayınlar

Lenalidomid (revlimid)

Forum - 1

1-Multiple myeloma (myelom) ile tanışma